Bu gün, "Ankara'da hakimler var!" dedirten bir hadise oldu!
Şemdinli'de bombalama eylemlerini gerçekleştirken SUÇ ÜSTÜ yapılan TSK üyelerine beklemedikleri kadar ağır hapis cezaları verildi.
Fakat, mahkeme heyeti, TCK'nın 302. maddesinden (devletin bütünlüğünü bozmaya yönelik eylemde bulunmak) degil de, "adam öldürmek, çete kurmak, adam öldürmeye teşebbüs etmek"den cezalandırarak yine de onlara bir "kıyak" geçmiş oldu:))
Şimdi ne olur?!
General Büyükanıt'ın onları içeride tutacağını pek zannetmiyorum; en kısa zamanda bir -adrese teslim- "af yasası" hazırlanabilir; firar ettirilebilir; psikolojik sebeblerden ötürü "intihar" edebilirler falan filan...
Fakat ne olursa olsun, hatta Yargıtay bu cezayı bozsa bile, olan olmuş HALK VE HAK DUSMANLARI, ki halkı galeyana getirmek icin halkın üzerine bomba atana başka birsey denemez, "legal" olarak gerekli cezaya çarptırılmışlardır.
Mahkeme heyeti RTErdogan ve Adalet Bakanı "videolu" Cemil Ciçek'ten daha ERKEK çıktılar.
Tebrikler!
OYLESINELAF@
---------------------------------
---------------------------------
Şemdinli sanıklarına 39 yıl 5 ay hapis
(cnnturk.com)
Şemdinli davasında yargılanan astsubaylar Ali Kaya ile Özcan İldeniz'e 39 yıl 5 ay 10 gün hapis cezası verildi. PKK itirafçısı Veysel Ateş ile ilgili karar ise bir sonraki duruşmaya kaldı.
Sanık Özcan İldeniz, duruşmada suçsuz olduğunu öne sürerek, beraatini istedi. Mahkeme heyeti, sanıklar Ali Kaya ve Özcan İldeniz hakkında,
Karar, oy çokluğuyla kabul edildi. Mahkemede yedek üye Sinan Sivri, sanıkların 302’nci maddeden (devletin bütünlüğünü bozmaya yönelik eylemde bulunmak) suçundan cezalandırılmalarını istedi.
Ancak mahkeme heyeti, oy çokluğuyla sanıkların savcı Metin Dikeç'in hazırladığı mütalaada yer alan, 'adam öldürmek, çete kurmak, adam öldürmeye teşebbüs etmek' suçlarından cezalandırılmalarını kararlaştırdı.
Mahkeme heyeti, Veysel Ateş'in avukatının olmadığı gerekçesiyle duruşmayı 3 ağustosa erteledi.
Heyet, Veysel Ateş'in dosyasını ayırarak kararı 3 ağustosta verecek.
"Karar adalet bakımından önemli"
Davanın müdahil avukatlarından Sezgin Tanrıkulu, kararın adalet bakımından önemli olduğuna inandıklarını söyledi.
Tanrıkulu, duruşma sonrası adliye çıkışında gazetecilere, müdahil avukatlar adına yaptığı açıklamada, Şemdinli halkının sanıkları suçüstü yakaladığını ve adalete teslim ettiğini öne sürerek, ''bize göre sanıklar kamu vicdanında mahkum edilmişlerdi. Ama bugün mahkeme kararıyla bir kez daha mahkum edildiler'' dedi.
Tanrıkulu, esas hakkındaki iddialarında sanıkların, 302'nci maddede belirtildiği gibi bir 'suç örgütü' olduğunu ortaya koyduklarını ifade ederek, ''bu nedenle bu kararın sanıkların aleyhine 302'nci maddeden bozulması gerekçesiyle temyiz edeceğiz'' diye konuştu.
Tartışmalı iddianame
Şemdinli'de yaşanan olayların soruşturması 22 kasım 2005'te Van'a alındı. Bombalama olayına karıştıkları gerekçesiyle astsubaylar Ali Kaya ile Özcan İldeniz 28 kasımda Van'da tutuklanarak askeri cezaevine konulmuştu.
Hakkari Valisi Erdoğan Gürbüz, 29 kasımda Tokat'a atanırken yerine Tokat Valisi Ayhan Nasuhbeyoğlu atanmıştı.
Olayı soruşturan Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya, Türkiye'yi sarsan 124 sayfalık iddianame hazırlayıp Van Üçüncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne sunmuştu.
Sarıkaya, iddianamesinde Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt ve üst düzey komutanları suçlamıştı.
Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Sarıkaya'nın hazırladığı ve Van Üçüncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, 'suç işlemek için örgüt kurmak, görevi kötüye kullanmak ve sahte belge düzenlemek' ile 'adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs'le suçlanmıştı.
Büyükanıt hakkındaki iddiaların incelenmesi için soruşturma evrakı Genelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığı'na gönderilmiş, Genelkurmay ise yapılan incelemeler ışığında Orgeneral Büyükanıt için soruşturma açılmasına gerek olmadığına işaret etmişti.
Genelkurmay ayrıca, Van Savcısı Ferhat Sarıkaya'yı 'yetkisini aşmak'la suçlamış ve Adalet Bakanlığı'na hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.
Orgeneral Büyükanıt, Şemdinli'de yakalanan Astsubay Ali Kaya için "kendisini tanırım. İyi çocuktur" demişti.
İddianamede Büyükanıt ile bazı üst düzey komutanlara yönelik suçlamalara yer veren Savcı Ferhat Sarıkaya daha sonra meslekten ihraç edilmişti.
Olayın gelişimi
Şemdinli'de 9 kasım 2005'te eski PKK'lı Seferi Yılmaz'a ait bir kitapçı bombalanmış, patlamada Mehmet Zahir Korkmaz adlı bir kişi hayatını kaybetmişti.
Bombayı attığı öne sürülen bir kişinin sığındığı otomobil halk tarafından durdurulmuş ve içindeki üç kişi (PKK itirafçısı Veysel Ateş ile astsubaylar Ali Kaya ve Özcan İldeniz) tartaklanarak polise teslim edilmişti.
Aynı gün otomobilde keşif yapan savcı ve CHP Hakkari Milletvekili Esat Canan'ın üzerine de ateş açılmış, bir kişi de burada ölmüştü. Ateş açan kişinin uzman çavuş Tanju Çavuş, olayda ölen kişinin de Ali Yılmaz olduğu belirlenmişti.
Keşif sırasında, astsubaylara ait olduğu belirtilen sivil arabanın bagajında üç kalaşnikof, el bombaları, resmi evrak ve Hakkari ile ilçelerinin haritası ve bir isim listesi bulunmuştu. Listede bombanın patladığı kitabevinin üzerinin kırmızı kalemle çizildiği belirlenmişti.
Olaydan bir gün sonra PKK itirafçısı Veysel Ateş, kitabevine bomba attığı gerekçesiyle tutuklanıp cezaevine konurken, astsubaylar tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı.
Şemdinli'de patlamanın ardından yaşanan olaylar Yüksekova ve Hakkari'ye sıçramış ve Yüksekova'daki güvenlik güçleriyle gösterilen arasında yaşanan çatışmada üç kişi ölmüştü.
No comments:
Post a Comment